Sayfalar

13 Nisan 2011 Çarşamba

Hana Yori Dango vs. Kkotboda Namja



Tüm dünyada "Boys Over Flowers" olarak bilinen "Hana Yori Dango" serisi gerçekten üzerinde uzun uzun konuşulmayı hakeden bir seri. dizinin bir çok versiyonu var ama ben sadece Kore ve Japon versiyonlarını izledim. Tayvan versiyonuna göz gezdirdim ama Çinceye fazla tahammülüm olmadığı için Çin versiyonuna bakmadım bile..



ilk olarak dizinin Kore versiyonu "Kkotboda Namja"yı izledim ve herkes gibi bayıldım, bittim yani :) senaryo güzel, oyuncular güzel, mekanlar güzel.. güzel de güzel..  adamlar nasıl dizi yapmış dedim bravo gerçekten.. eleştirilecek noktaları olsa da dizinin güzelliğinden ötürü es geçtim ben onları kısacası. daha sonra da orijinali nasıl acaba diye merak edip Hana Yori Dango'yu izledim. ilk Kore versiyonunu izleyenler pek sevmemişler onu ama ben çok sevdim.. hikayenin gidişatı, kurgusu bakımından belki de Kore versiyonundan bile iyi dedim hatta.. neyse, iki versiyonla ilgili de fikirlerimi şöyle bir listeleyeyim bakalım:

- öncelikle Kkotboda Namja'nın f4ünü tek geçiyorum. böyle tatlı, böyle yakışıklı çocukları nasıl bir araya toplamışlar, daha sonra izlediğim dizilerin castını beğenmez oldum onlar yüzünden :) hele bir Yi Joong var  ki dizide, bildiğiniz doğal afet.. Yoon Ji Hoo desen bambaşka.. Gu Jun Pyo'yu saymıyorum bile, onun şekerliği sempatisi yeter zaten..



- Kore versiyonuna adamlar acayip para yatırmış, o okul, Jun Pyo'nun evi, Yeni Kaledonya adasında çekilen bölümler falan.. her yerden lüks ve gösteriş akıyordu adeta. insan masal gibi izliyor diziyi. ama Japon versiyonu daha gerçekçi. mekanlar falan bu kadar abartılmamış. bazıları buna "ucuz yapım" dese de bence bu sade hava da fena gitmemiş diziye. mesela Hana Yori Dango'daki Etoku Lisesi benim okuduğum liseden farksızdı.. ama Shinhwa uff neydi öyle ya :) Tsukasa Makino'yu sahip olduğu adalara falan da götürmedi.. daha içimizden bir aşk olmuş onlarınki aslında.. bir diğer örnek de, iki dizide de parti var, birinde Makino üçlü kötü kız grubu yüzünden kot tişörtle gidiyor partiye  ve utanıyor.. diğerinde ise Jan di aynı şekilde kandırılarak "Wonder Girl" kostümüyle gidiyor partiye ve büyük rezillik oluyor.. böyle bir masal havası hakimdi işte diziye..

- iki diziyi de iki sezon olarak ele alırsak ben Kkotboda Namja'nın ilk sezonunu Hana Yori Dango'nun ise ikinci sezonunu tek geçiyorum. Kore versiyonunda ikinci sezon aşırı yavaştı, yan karakterlerin hayatları diziyi işgal etti resmen. ana karakterler birbirinin yüzüne bakmadı. Jun Pyo'nun yüzü hiç gülmedi, o şapşal gülüşünü özlemiştim resmen. ama Japon versiyonunda ikinci sezon daha ılımlı, daha romantik geçti. Jun Pyo yumuşayamadı bir türlü ama Tsukasa çok romantik çocuktu, Makino'nun evinden çıkmadı her şeye rağmen yavrum :)




- Japon versiyonunun bazı kısımları daha mantıklı geldi bana. mesela Hana Yori Dango'nun ikinci sezonunda Tsukasa'nın Makino'yu unutmasının mantıklı bir sebebinin olduğu görülüyor. intihar eden o adam çocuğu derinden etkilemiş artı uzun bir zaman geçmiş ve çocuk doğal olarak kızdan soğumuş.. Kore versiyonunda o intihar eden adam yok, Jun Pyo annesinin tehdidiyle "sen silmek istediğim bir lekesin" diyor kıza. Türk filmi mod 10 :)

- Kore versiyonunun ilk sezonu çok samimi ve sıcak geldi bana. Jun Pyo'nun Jan di'nin evine gelip ailesiyle tanışması, kendi evinin banyosu kadar olan o evde kalması.. Jan Di ile mahsur kaldıkları o yerde daha ilk günden "birlikte ilk gecemiz" yazarak kendi kendine gelin güvey olması, f4ün ikiliyi hastanede barıştırdıkları sahne falan.. çok şirindi.

- Kore versiyonunda Yoon Ji Hoo karakteri özellikle ikinci sezonda ana karakteri geçti resmen. her bölüm her bölüm onu görür oldum. o balıksı bakışlarıyla bir türlü gözden kaybolamadı.. kız temizliğe gidiyor karşısında, muayenehaneye gidiyor karşısında.. bi git be çocuk.. ama Rui'cim öyle miydi.. ilk sezon biraz ön planda olsa da ikinci sezon görmedim bile ben çocuğu.. çok cooldu gerçekten. Ji Hoo o cool tavırlara sahip olamadı. Jan Di için ağladı falan.. cık cık.. ben Rui'nin karakterini daha çok sevdim kısacası..




-her iki versiyonda da yarışma var. birinde Makino yarışıyor diğerinde herkesler birden. ben ikisini de sevdim. iki yarışma da birbirinden tamamen farklı olsa da senaryoya güzel gitmiş bence. Kore versiyonunda yine Jan Di- Ji Hoo yakınlığı vurgulanmış, tek fark buydu..



- sanki f4 yetmezmiş gibi bir de Kore versiyonuna Haje  çıtırı geliverdi sonradan. ama ne tatlı çocuktu ya.. o da ayrı bir afetti resmen.. ben zaten onun olduğu bölümleri falan çok seviyorum.. Kore versiyonunda iyi ayarlanmış o kısımlar. gerçi yine Haje'nin popüleritesi bayağı abartılmıştı, Junpei o kadar popüler değildi Japon versiyonunda. yine de çok hoştu o bölümler. ayrıca Hana Yori Dango'da Junpei'nin varlığından Tsukasa'nın haberi bile olmadı.. tatsız geçti o kısımlar.. bir de neydi o Junpei öyle.. çocukta bildiğiniz laz burnu vardı, hiç beğenmemiştim kendisini, Haje'nin yanından geçemedi malesef..



daha sonra Junpei'nin Hana Kimi'deki tatlı Nakatsu olduğunu öğrendim, şoka girdim.. hala inanamıyorum.. nasıl da değişmiş çocuk pess :)



yukarıda görülmekte olan şahıs Junpei..




ve bu da aynı şahsın farklı hali olan tatlı Nakatsu.. iki resim arasındaki 7 farkı bulunuz bakalım :)

- ve elbette Jan Di vakası.. Kore versiyonunu yazan senaristler o tatlı Makino yerine neden böyle gudubet bir karakter yazmışlar bilemedim. Makino tatlıydı, duygusaldı, romantikti, aşkı için neler yaptı. İkinci sezonda bile Tsukasa'yı arayıp "seni seviyorum" diye ağladı hatta.. ama Jan Di, ruhsuz duygusuz kızın teki çıktı. çocuğun yaptığı hiç bir şeyi takdir etmedi, seni seviyorum bile demedi.. son bölümlerde bi kaçtığı için söylemişti onu saymıyorum bile.. Jun Pyo'nun değerini hiç bilmedi kısacası. en sevmediğim kadın karakterlerden olmayı başardı.. Makino ise her zaman favorim :)




- ayrıca Makino o okula burslu olarak bileğinin hakkıyla girmişken Jan Di şans eseri giriyor.. ikisindeki zeka farkı buradan kendini belli ediyor zaten. bir de o salaklıkla doktor oluyor daha sonra.. gerçekten masal oldu dizi işte o anda :)

- Hana Yori Dango'nun özellikle ilk sezonunda Tsukasa çok sert geldi bana. tepkileri falan bayağı korkutucuydu. sırf sarıldıkları için Makino ve Rui'yi rezil etmişti okulda.. Jun Pyo'cum ne yapsın? kızı tatile götürdü kız gitti çocuğun kankasıyla öpüştü.. sonra, ilk bölümlerde bir partiye gidiyorlardı, sanırım Rui Makino'ya "çok güzelsin" demişti ve o da onca insanın önünde Rui'ye tokat atmıştı.. Jun Pyo gerçekten yumuşak çocukmuş demiştim kendi kendime.. ama iki karakter de iyi olmuştu bence, bu kısımda bir sorun yok :)

- Kkkotboda Namja'nın ilksezonu gerçekten çok güzeldi, çok değişik, romantik sahneler eklenmiş dizinin orijinaline.. mesela Jan Di ailesiyle yol kenarında seyyar satıcılık yaparken Jun Pyo'nun annesinin kızı rezil etmesi, Jun Pyo'nun ise buna rağmen arabadan çıkıp inadına Jan Di'yi öpmesi çok hoş bir sahneydi.. yine Japon versiyonunda eksik olanlardandı..




-Tsukasa'nın New York'a gittiği bölümde Makino'nun onu gitmeden yakalayıp "seni seviyorum" demesi çok güzeldi. Kore versiyonunda o da yok. insan böyle romantik bir sahneyi neden diziden çıkarır anlamadım.. Jan Di ancak uçağa bakabildi uzaktan. o da yine kahramanımız Ji Hoo sayesinde.. olmasa olmazdı zaten :) gerçi Jan Di uçağı yakalasaydı da en fazla "hoşçakal" derdi çocuğa ruhsuz şey..




- Kore versiyonunda Woo Bin karakteri çok arka planda kalmış. çocuk hayalet gibi kaldı dizide, sesi çıkmadı neredeyse. ama Hana Yori Dango'da Akira'nın hayatı daha ön plandaydı, hatta Sojiro'dan bile daha çok yerde gördüm kendisini dizide. Makino'nun patronuyla yaşadıkları da çok sevimliydi.. ama zavallı Woo Bin'i Ji Hoo'nun 10'da biri kadar bile göremedik dizide..




- bir çok kişi bayılıyor Ga Eul- Yi Joong aşkına yani Ga Eul'un tek taraflı aşkına.. bense çok sıkıldım o ikilinin olduğu kısımlarda. ortaya gereksiz yere gereksiz bir aşk koymuşlar . çocuk kızı sevmiyor işte uzatmaya ne gerek var .. zaten yapışık ağlak kızlardan bıkmışım ben :) son bölümde de yalandan buluştular, mutlu falan oldular.. Japon versiyonunda ise böyle bir aşk falan yok. çocuk zaten playboy, yapışkan kızı görünce kaçıyor adeta. kız da kovalıyor onu.. animesine sadık kaldıkları belli, güzel komedi unsurları eklemişler bu bölümlere.. daha iyi olmuş bence.. her daim ağlayan iyi kız yerine sevdiği çocuğu kovalayan çatlak kızı tercih ederim her zaman :)



- ve Ji Hoo'nun dedesi. yine Hana Yori Dango'da olmayan gereksiz bir ayrıntı bence. Ji Hoo ile dedesinin dramı beni çok baymıştı izlerken.. ilk sezondaki komedi havası yerine böyle yan karakterlerin falan her daim ağlaması abartı olmuştu bence. hele  dedenin Jan Di'ye bayılması.. nesini sevdiyse acabaa?

- ve annelerin farkı. ilk Kore versiyonunu izlediğim için ben yine lanet bir anne bekledim Hana Yori Dango'da. hiç öyle olmadı. bu kadın o kadından bin kat insaflı çıktı resmen. bir kere diğeri kadar otoriter değildi ve en azından arada bir gülüyordu. ayrıca dizinin sonlarına doğru o da Makino'yu sevmeye başlamıştı. Jun Pyo'nun annesini Misa'da da sevmemiştim bu sefer nefret ettim ıyyk!



- Kore versiyonundaki yüzme olayı diziye çok güzel gitmiş bence. Jan Di'nin  daha sonra yüzememesi Jun Pyo'nun kırılma noktası oldu zaten, cuk oturdu o bölümlere. ya da ayrılarken bir daha boğulma tehlikesi yaşarsa Jan Di'yi kendisinin kurtarabilmesi için korkmasına rağmen yüzme öğrenmesi çok romantikti. hele son sahnede Jan Di'nin Jun Pyo'ya geçmişini hatırlatmak için kendini havuza atması falan da çok etkileyiciydi. Japon versiyonunda bu eksikliği hissettim ben.

- Kore versiyonundaki en büyük saçmalıklardan biri de Jun Pyo'nun son bölümde hastanede tanıştığı o aptal kız Jang Yu Mi ile yurtdışına gitmek istemesiydi. neymiş okuyacaklarmış orada. pes yani.. daha dün tanıştığın kızın tekiyle nereye gidiyorsun sen bir kere? Japon versiyonunda öyle bir şey olmadı Allah'tan, kız kendi kendine tasını tarağını topladı gitti..



- ve OST meselesi. Kkkotboda Namja'yı bu kadar sevmeme neden olan en büyük etmenlerden biri şarkıları. hala böylesine güzel ve çeşitli şarkıları olan bir diziye rastlamadım. diziyi izleyeli yıllar geçmesine rağmen hala dinliyorum tüm şarkılarını. "because I am stupid" başta olmak üzere tüm şarkıları bir harika. Hana Yori Dango'nun müzikleri de güzel, özellikle "love so sweet"i çok sevdim, ama Kore versiyonu bu konuda gerçekten aştı.. Kore dizileri kategorisinde de hala onun kadar güzel müziklere sahip dizi yok..


- ve elbette dizinin sonu. Kore versiyonu o kadar gösterişliydi ki öylesine basit bir sonu bekmememiştim ondan. hayal kırıklığına uğradım. Jun Pyo her sıradan insanın yapabileceği gibi dizlerinin üzerine çöküp bir yüzük verdi kıza o kadar.. ama Hana Yori Dangoda acayip gösterişli bir tören hazırlamış Tsukasa. bir stadyum dolusu insanın önünde Makino'ya evlenme teklifi etti. diziye yakışır bir son olmuştu gerçekten..



ayrıca Jan Di çocuğa evet bile demeden bitti dizi. insan bir sarılır.. oysa Hana Yori Dango'da ne kadar mutluydu çiftimiz son bölümde..



kısaca izlenimlerim bunlar.. iki versiyon da birbirinden güzel. Hana Yori Dango serisi dünyaca ünlü olmayı hakediyor kesinlikle. ama her şeye rağmen benim favorim ilk göz ağrım olan Kkotboda Namja..  özellikle ilk sezonunu birçok diziye değişmem.. hımm yine izleyesim geldi, f4'ü özledim sanırım :)

17 yorum:

  1. vayyy, çok güzel bir yazı olmuş masalevi. nerdeyse tüm düşüncelerine katılıyorum. kore versiyonunun ilk, japon versiyonunun ikinci sezonu öbüründen daha iyidir. ama ben yine de kore versiyonunun masalsı havasını daha çok severim. bir de ben ga eul ve kim bum aşkını sevmiştim yaa.. tatlı bir kimyaları vardı, ikisi kavuşsun istemiştim :) ama ji hoo'nun dedesi ve dramı beni de çok baymıştı. ji hoo'nun gu jun pyo'dan bu kadar rol çalması zaten başlı başına sinir bozucuydu. neyse... gene de lee min ho hatrına bile olsa kkotboda namja'cıyım :)

    YanıtlaSil
  2. kore versiyonu mu japon versiyonu mu denilse japon versiyonu derdim. kore versiyonunu eş zmanlı zilemiştim heyecan doruktaydı lakin koreye gelinceye kadar hana yori dango ziledim kesmedi ilk versiyonu meteor gareden-rain izledim. yani korede eksik çok ama fazla da çoktu. diziyi iyi bağlayamadılar ona yanarım ahhh, jandi mezun olacak da bizimkiler mesut olacak. japon versiyonunda rui bir köşeye çekilmişken diğeri hala kızın dibinde cıx

    japon versiyonu gerçekçiydi ama masalsı yönleride vardı harry potter salonunu unutamıyorum:) bilemiyorum... çömlekçi oğlanla kızın hikayesi korede daha çok işlendi güzeldi hani.

    gangesteri pek sevmiştim japon versiyonda aile de çatlaktı ama kore versiyonu yeşil çama bağladı.

    güzeldi ne diyim ya süpperdi.

    YanıtlaSil
  3. ga eul'u sevemeyen bir ben varım zaten başka kimse görmedim :) ben de Kore versiyonundan vazgeçemem her şeye rağmen,ilk göz ağrım.. sırf lee min ho bile başlı başına bir bağlanma sebebi diziye :)

    YanıtlaSil
  4. tüm yorumlarına katılıyorum tarihcim, jandi mezun olacak diye yıl falan atladılar, hiç sevmiyorum zaten dizilerde yıl atlanmasını. akiranın ailesi çok tatlıydı gerçekten o kadar gereksiz detay varken onu niye arka plana atmışlar anlamadım. ji hoo meselesini de hala çözemedim. kim hyun joong çok seviliyor falan diye mi adamı baş role çektiler ikinci sezonda acaba? gerçi adamın 2. dizisi hiç rating alamadı ama :)

    YanıtlaSil
  5. playfull kiss + gumiho+ dbsk kbsk mi her ne karın ağprısı çok uzun isimli scandallı üç dizi birden aynı anda aynı günlerde çakıştı o nednele reyting kaybı çok oldu.tv kanalı yapım şirketi savaşları diyelim. ben sevdim o diziyi kendi içinde güzeldi tayvan versiyonundan ve japon versiyonundan çok çok iyiyidi:)

    YanıtlaSil
  6. evet ya bu rating savaşları yüzünden diziler heba olup gidiyor zaten. you are beautiful da ratingleri düşük diye başta 20 bölümken 16 bölüm çekilmişti, yazık olmuştu..

    YanıtlaSil
  7. hana yori dango'yu önce izlemiştim kore versiyonunun hepsini izleyemedim yarıda bırakmıştım.hana yoriyi daha çok sevdim tabi ki.kore versiyonunu yarıda bırakmamın en önemli nedeni de jan diydi.ay ne salak bi karakterdi o.(belki seveni vardır diye düşündüğüm tüm şeyleri yazmıyorum :D)zaten go hye sunu da sevmiyorum.neyse işte bu arada çok güzel bir yazı olmuş :)

    YanıtlaSil
  8. teşekkürler semacım, ama keşke jandiye tahammül edip bitirseydin kore versiyonunu, bu kız dışında gerçekten çok güzel bir dizi. ama haklısın insan makino'yu gördükten sonra iyice sinir oluyor jandiye. ben de ilk Japonunu izleseydim, diğerini bitiremezdim belki de.. ama ortada bir lee min ho faktörü var bunu da gözden kaçırmamak lazım :)

    YanıtlaSil
  9. ama benim jandiye olan nefretim öyle böyle değil:P neyse artık ben lee min honun yeni dizisi city hunterı
    bekliyorum.umarım güzel olur :D

    YanıtlaSil
  10. haklısın ne diyeyim nefret edilmeyecek kız değil gerçekten :) ah şu city hunter başlasa gerçekten hepimizin gözleri yollarda kaldı yav :)

    YanıtlaSil
  11. çok güzel bir karşılaştırma olmuş bu ellerine sağlık :) ben Japon versiyonunu yıllar evvel izlemiş ve çok çok sevmiştim hatta filmini sabırsızlıkla beklemiştim Kore versiyonu tabiki gözümde çok aşağılarda o yüzden bir kere Japon versiyonu bana daha samimi gelmişti hem aşk hem de olaylar bakımından belki Japonları her zaman daha samimi bulduğum içindir diziler açısından Kore versiyonunda beni en çok sinir eden senin de dediğin gibi Jandi'nin aşıkını bir türlü görememizdi evet en başlardaki atışmalar Jandi'nin kaçası Jun Pyo'nun kovalaması hoştu ama eeeeeee sonra Jandi'de hiçbir hareket göremedik ve bu olay nedir ilk öpücüğü başlası ileydi onu gelinlikle ilk yin ebir başaksı gördü yani paylaşım çok azdı ve bu beni sinir etti Japon versiyonu tam tadında gitti sonuna bir de final filmi yaptılar tüm beklentiler karşılandı ortada bir soru işareti kalmadı :D

    YanıtlaSil
  12. aynen chibicim içimden geçenleri yazmışsın sen de.. jandi'nin ilk başkasıyla öpüşmesi, gelinliğini başkasının görmesi falan gerçekten dizinin tüm romantizmini öldürdü bence de.. Kore versiyonunda tek taraflı bir aşk vardı gerçekten, zavallı jun pyo hep üzüldü.. ben ilk olarak Kore versiyonunu izlediğim için çok sevmiştim, tabi lee min ho sevdirmişti bana diziyi o ayrı :) sonra merak edip Japon versiyonunu izleyeyim dedim, ilk Japon dizimdir kendileri.. çoğu insan çok önyargılı izlediği için beğenmemiş ama ben çok beğendim, kurgu gidişat falan çok mantıklıydı, hiçbir saçmalık yoktu, çok daha romantikti, masal değil gerçek gibiydi ve sonu çok güzeldi, dizinin güzelliği bir de filmiyle perçinlenmişti ee daha ne olsun :)

    YanıtlaSil
  13. Ben Japonculardanım bu seride. Bir kere orjinali o. İkincisi bütün duyguların daha yoğun hissedildiği seri de o. Korelilerin pembe renklerine ve süs çocuklarına kanmayalım lütfen :D

    YanıtlaSil
  14. haklısın valla Brezilyalılar falan halt etmiş, pembe dizinin kralı Kore'de :) ben ilk Kore versiyonunu izlediğim için ondan da vazgeçemiyorum ama Japonlar dizinin hakkını vermiş yani ne diyeyim.. hele Makino.. hiçbir versiyonda onun gibisi yok..

    YanıtlaSil
  15. Yaratıcısı Japon zaten, bir kere buradan kazanıyor Japon versiyonu hehe. Kore zaten sürekli Japonya'dan araklamaya devam ediyor. Karakter değiştirdiklerinde de ortaya aha Jan Di gibi ne idüğü belirsiz şeyler çıkıyor haha :D

    YanıtlaSil
  16. geum jandiyi hiç beğenmedim ne yüzü nede fiziği güzel ama başrolde üstelik appal duygusuz kimi sevdği belli değil(özellkle ilk bölümlernde)
    f4 erkekleri gerçktn çok yakışıklydı.go jun pyonun saçları iğrenç,geum jandiye o kadar aşık olması gerekszdi hyun joonga gelince otistikin tekiydi. kim bumla 4. erkekğin ilk bölümlerdeki rolleri çok güzeldi.kim bumun gülüşü zaten süperdi.filmi çok fazla uzattılar

    jonpyonun avusturyadan onu reddetmesi ama daha sonra gelnce jandinin peşinden ayrılmaması sonra jandinin onu reddetmesi sonra hafza kaybı hep gereksiz ayrıntlar ben bu diziyi sevmedim sadace f4 ü sevdim(erkeklerini)hm bide jonpyonun ablası mükemmeldi.

    YanıtlaSil
  17. ya ben bu diziyi çok sevdim.. evet eleştirilecek noktası çok fazla, eleştirilerinin neredeyse hepsine katılıyorum. jan di zaten başlı başına bir felaket, bu dizinin en büyük talihsizliği jan di kesinlikle. jun pyo'nun saçları da orijinal mangada kıvırcık olduğu için kıvırcık yapılmaya çalışılmış ama yapay olmuş. yine de karakteri çok sevdiğim için ona takılmadım ben. ji hoo ise gerçekten çok ruhsuzdu ve dizinin ikinci sezonunda baş role oturdu. Japon versiyonunda tam kararında çıkıyordu Rui, ama bu çocuk her olayın içinden fırladı, en büyük eleştirim bu benim. gereksiz ayrıntılar konusunda haklısın, dizinin ikinci sezonunda bazı kısımlar çok ama çok gereksizdi. mesela ji hoo ve dedesi, yi joong ve jandi'nin arkadaşının ilişkisi falan.. dizinin hakkı 20 bölümdü bence de uzamış son kısımlar..
    f4 zaten bir harika.. hiçbir versiyonunda bu kadroyu toplayamamışlar. 4ü yine bi dizide olsa ne güzel olur :)

    YanıtlaSil